Paragrafta Duyulardan Yararlanma

Paragrafta duyulardan yararlanma konusunu anlamak için duyu organlarına hitap eden cümleleri iyi yakalamak gerekir. Mesela görülebilen bir şey anlatılmışsa, bu görme duyumuzla ilgilidir. Ses duyma konusunda bir ifade varsa bu, işitme duyusundan yararlanıldığını gösterir.

Yemeğin tadı çok güzeldi, pasta çok lezzetliydi, bu biber acıymış gibi ifadeler tatma duyusundan yararlanıldığını gösterir. Soğuk, sıcak, rüzgâr esintisi gibi kullanımlar dokunma duyusuna hitap eder. Burnumuzla algılayabileceğimiz bir koku varsa o da koklama duyusu ile ilgilidir.

Paragrafta Duyu Organlarından Yararlanma Örnekleri

Paragrafta karşılaştığımız duyu organlarından yararlanılan cümleler “görme, işitme, tatma, dokunma, koklama” gibi duyularımıza hitap eder. Böyle anlatımlar paragrafın anlatımına zenginlik katar. Sınavlarda da çokça sorulan bu sorular çok önemlidir. Duyulardan yararlanma ile ilgili sorularla karşılaştığımızda paragrafı dikkatle okumalı, cümlelerde duyularımızla ilgili ayrıntıları yakalamalıyız. Aşağıda paragrafta duyular ile ilgili örnek bir paragraf yazdık. Bu paragrafta duyulardan yararlandık.

Hava kararmıştı. Her yer zindan gibiydi.(görme duyusu)Uzaklardan şimşek çakması belli oluyordu. (görme duyusu) Ben hemen balkondan içeri girdim. Burnuma annemin yaptığı yemeğin kokusu geldi. (koklama duyusu)Sofraya oturup yemekten bir kaşık aldım. Yemek çok lezzetliydi. (tatma duyusu)O sırada mutfağa serin bir rüzgâr esintisi girdi. Bunu yüzümde hissettim. (dokunma duyusu)

Hemen ardından bir gök gürültüsü işittik. (işitme duyusu) Ben heyecanla balkona çıktım. Çünkü yağmuru, şimşek çakmasını ve gök gürültüsünü çok seviyordum. Biraz sonra sokak lambasında yağmur damlalarının düştüğünü gördüm. (görme duyusu) Neyse mutfağa geçip yemeğe devam ettim.

Etkinlik: Aşağıdaki paragrafta hangi duyu organlarından yararlanıldığını gerekçeleriyle açıklayınız.

Rüzgârın uğultusu yağışın buraya yaklaştığının habercisiydi. Dört gözle kar yağışının gelmesini bekliyordum. Saatler ilerliyordu. Hava buz gibi soğuduğundan ellerim üşümüştü. Hemen kendimi mutfağa atarak sıcak bir çay içmek istedim. Biraz da acıktığım için annemin yaptığı ıslak keten atıştırdım. Islak kek buram buram çikolata kokuyordu. Tadı damağımda kalmıştı adeta. Bu arada aklım dışarıdaydı.

Kar gelecek ve ben çok sevdiğim kar yağışını heyecanla izleyecektim. Biraz balkonda oturduktan sonra sokak lambalarına doğru baktım. Ve özlediğim manzara tam karşımdaydı. Lambanın ışına bakarken kar taneleri düşmeye başlamıştı. Mutluluktan havalara uçacaktım adeta. Sonunda beklediğim kar yağışı gelmişti. Hemen telefona sarılıp en sevdiğim arkadaşımı aradım. Onunla dışarı çıkıp kar altında yürümek, bu güzelliğe tanıklık etmek istiyordum.

Rüzgârın uğultusu: işitme

Havanın buz gibi soğuk olması, ellerin üşümesi: dokunma

Islak kekin buram buram çikolata kokması: koklama

Sokak lambalarına doğru bakma: görme

Kar tanelerinin düşmeye başlaması: görme

Tadının damağında kalması: tatma