Bu bölümdeki metni inceleyerek güvendiği dağlara kar yağmak deyimi ile ilgili kompozisyon yazısı için kısaca fikir edinebilirsiniz.
Güvendiği dağlara kar yağmak demek, insanın çok güvendiği, yakından tanıdı, kendisine asla zarar vermeyeceğini düşündüğü birinden beklemediği üzücü bir davranış gördüğünde hissettiği büyük hayal kırıklığı halidir. Bu üzücü duruma dayanmak çok zor olsa da insan kendisinden emin olduğu kişilerden böyle beklenmedik bir şey gördüğünde dünyası başına yıkılır.
İnsanlarla olan ilişkilerimizde bazılarına güveniriz. Onlardan beklentimiz olur. Başımıza bir zorluk gelse, ya da yardım gerektiren bir durumla karşı karşıya kalsak onların işe el atacağını, bize destek vereceklerini koşulsuzca düşünürüz. Anca öyle bir zamanda beklentilerimiz boşa çıkar. Onlar da bizi umursamayıp yardıma gelmediği zaman bütün güvenimiz boşa çıkar, suya düşer.
Bir olumsuzlukla karşılaştığımızda samimi olduğumuz, can ciğer kimselerden bize yardım etmesini beklemek en doğal hakkımızdır değil mi? Daha önce kendisine güvendiğimiz insan bizi yolda bırakıp da destek olmazsa neye uğradığımızı bilemeyiz. Yahut bir işe koyulmuş olabiliriz. Bu işten çok sağlam karla çıkacağımızı düşünürüz. İlerleyen süreçte hiçbir şey yolunda gitmeyebilir. Hiçbir şey işe yaramaz. Hem yardım göremediğimiz, hem de bir işimizin olumlu sonuçlanmaması karşısında güvendiğimiz dağlara kar yağmış deyiminin ne anlama geldiğini bizzat kavramış oluruz. Böyle bir şey başa geldiğinde insan büyük yara alır. Çünkü bu durum çok üzücüdür.
Sonuç olarak güvendiğimiz kişilerden yardım alamayınca ortada kalmış gibi hissederiz. Bu durum biraz da hayal kırıklığına uğramak demektir. Hayat devam ettiği, insan da sosyal varlık olduğu için hep etrafımızda sırtımızı dayayacak birileri olsun isteriz. Bunlar bir insan için normla ve olması gereken şeylerdir. Fakat her umduğumuz da gerçekleşmiyor maalesef. Bazen yarı yolda bırakılıyoruz. Bu durulma karşısında elden bir şey gelmediği gibi çok da üzülüyoruz.