Bu bölümdeki metni inceledikten sonra her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır atasözü ile ilgili kompozisyon için fikir edinebilirsiniz.
İnsanların çalışma şekli, iş yapma biçimi birbirine göre farklıdır. Nasıl ki herkesin farklı bir karakter özelliği varsa bir iş yaparken de herkesin kendine ait bir çalışma biçimi vardır. Kimisi işi el çabukluğu ve el becerisiyle hızlıca yaparken, kimisi ağırdan alır. K,mi iş yaparken daha usulüne uygun çalışırken kimisi yapısı gereği baştan savma çalışır.
Herkes bir işte aynı biçimde çalışmaz. İnsanların yapısındaki farklılık çalışmasında da kendini gösterir. Bazı insanlar eli yatkın olmalarından dolayı iş ellerine yakışır. Ustalıkla o işi güzelce tamamlarlar. Bazıları da mecbur kalır aynı işi yapmaya. Onlar da özensiz ve acemi bir tutumla işi yapar. Herkesin üslubu, tarzı aynı olmuyor. Yemek yerken bile insanların benzersiz olduğu gözlenir. Mesela ben yemeği daha yavaş yiyorum, ağzımda iyice çiğnedikten sonra yutuyorum. Ama çevremdekilere baktığımda hemen çarçabuk yemeği yiyip bitiriyorlar.
İşte yemek yeme tarzı bile bu kadar farklı olan insanların bir işte çalışma sırasındaki yöntemleri de değişiklik gösterir. Kimi özene bezene, el ustalığıyla işini yaparken, bazıları da daha yavaş davranır. Çalışmasına çok da dikkat etmeyebilir. Bu farklılığın nedeni her insanın yapısındaki değişik olma özelliğidir.
Sonuç olarak her insanın çalışma tarzı aynı değildir. Huylarımızın, herhangi bir olaya yaklaşımımızın değişik olması gibi çalışmakta yararlandığımız yol ve yöntemler, çalışma biçimimiz de kimseye benzemez. Bu kendimize hasa çalışma tarzımız bize diğer insanlardan ayırır ve onlara göre benzersiz kılar. Bir işin başına gelen insanlar hep aynı yöntemi kullanmaz. Her gelen kendinden bir şeyler katar. Özgünlük denen bir şey var ya, işte bunu çalışma şeklimizde de görmek mümkündür.