Bir insanın bir lokma ekmek yiyebilmesi için bin kişinin çalışması gerekir sözünden ne anlıyorsunuz?

Metinde geçen “Bir insanın bir lokma ekmek yiyebilmesi için bin kişinin çalışması gerekir.” sözünden ne anlıyorsunuz? Arkadaşlarınızla tartışınız.

Şöyle bir düşündüğümde ekmek pat diye önümüze gelmiyor. Onun hazırlanması için bir sürü çaba ve emek gerekiyor. Bunu yapan da binlerce insandır belki de. Mesela aklıma ilk olarak çiftçiler geliyor. Çiftçi demek köyü demektir. Köylü de milletin efendisidir. O insanlar erkenden kalkıp tarlalarına buğday ekerler.

Yaz mevsiminde başaklar olgunlaştığında onları hasat ederler. Daha sonra sapla buğdayı birbirinden ayırırlar. Tahılları değirmene götürüp un olarak öğütür unu kepekten ayırırlar. Un haline gelen buğdayı kadınlarımız yoğurarak hamur haline getirir. Ondan sonra fırınlarda ekmek yaparlar. Tabi bu anlattıklarım köyde yaşayan insanlar için geçerlidir. Şehir hayatında ise ekmek fırınları vardır. Bu fırınlarda çalışanlar ise erkeklerden oluşmaktadır. Sonuç ne olursa olsun ekmeğin hazırlanıp soframıza gelene kadar bir ürü insanın emeği olduğunu görmeliyiz. Yani bir lokma ekmek gökten bir anda düşmüyor.

Uzun süren aylar sonunda, yorucu çalışmalar neticesinde ekmek haline geliyor. Bu süreçte binlerce insan emek veriyor İşte bir lokma emek yiyebilmek için bin kişinin çalışması ifadesinden bunları anlıyorum. Kısaca tarlaya buğday ekme aşamasından tutun da hasat zamanı ve değirmen evresinden hamur haline gelene kadar sayısız insan çalışıyor. Sonunda ise ortaya ekmek çıkıyor. Sofralarımızın baş tacı oluyor. Aslında mesele sadece ekmek olarak algılanmamalıdır. Bir şeyler üretilirken bir sürü insanın çalışması söz konusudur.