Bu yazımızda dostluk ile ilgili öyküleyici bir metin
yazınız hakkında kısa bir biçimde söz edeceğiz.
Adamın biri sahilde gezerken yaralı bir penguen buldu.
Öyle ki penguen yaralı olduğu için çok çaresizdi. Yani ölmek üzereydi. Adam iyi
kalpli, biriydi. Hemen o pengueni alıp evine götürdü. Yaralarını sardı, sarmaladı.
Bununla da kalmayıp yakınlardaki bir veterinere götürerek tedavi ettirdi.
Birkaç gün sonra penguen iyileşti. Ölmek üzere olan düşkün penguen gitmiş,
artık yerine gözleri parıldayan, halinden memnun bir penguen gelmişti.
O günden sonra penguenle adam arasında çok sağlam bir dostluk
oluştu. Birlikte tam on bir ay kaldılar. Bir sabah adam uyanınca pengueni göremedi.
Telaşa kapılarak her yerde aradı. Nereye gittiyse penguenden bir iz bulamadı. O
zaman artık gitmek vakti gelmiş ki gitmiş diye düşündü. Aklını bir daha gelmez,
her şey bitti gibi düşünceler meşgul ediyordu. Bütün bu olumuz düşüncelere inat
onun geri döneceğine inanıyordu. Aradan birkaç ay geçti. Adam bahçesindeki yemişleri
toplaya gitmişti. Havanın sıcaklığıyla alnından terler damlıyordu. Sahile gidip
biraz serinlemek istedi. Oraya vardığında hafif bir rüzgar esintisi terli yüzünü
okşadı.
Suya eğilerek elini yüzünü deniz suyuyla yıkamaya başladı.
Tam da istediği gibi serinlemişti. Birden arkasını dönünce baktı ki onu bırakıp
giden penguen hemen orada duruyor. Yanına yaklaşmış onu kucağına aldı. Özlemle
sarıldı. Gözyaşları kendiliğinden süzülüp aktı. Şimdi o kadar mutlu olmuştu ki dünyaları
verseler kabul etmezdi. Onların dostluğu bu kadar etkileyiciydi.
Tags:
8. Sınıf