Bu yazımızda Hacivat şifalı ot aramak için kırlara değil de Karagöz ile birlikte aktara gitseydi neler olurdu hakkında düşüncemizi söyleyeceğiz.
Hacivat aktara giderken Karagöz'yakalanırdı. Durumu izah etmeye çalışırken Karagöz aktar sözcüğünü ambar diye anlayabilirdi. Hacivat buna çok sinirlenir, ona doğrusunu anlatmaya çalışırdı. Hatta onu aktardayken böyle saçma laflar söyleme diye uyarırdı. Karagöz de tama Hacı Cavcav nasıl istiyorsan öyle olsun yav derdi.
Aktara Karagözle birlikte bir şekilde varırlardı. Hacivat, aktara üşüttüğünden dolayı hasta olduğunu, buraya da şifalı ot almaya geldiğini söylerdi. Aktar da ona iyi gelecek otlardan verirdi. Orası bir esnaf dükkanı olduğu için bu otlar karşılığında Hacivat para öderken Karagöz yine bir şaklabanlık yapıp ot da mı parayla satılıyor diyebilirdi. Aktar da zaten biz bunları kırlardan topluyoruz. İsterseniz siz de kırlara gidip toplayabilirsiniz diye cevabını verirdi. Bunun üzerine Hacivat biraz mahcup olur, Karagöz'e kaş göz işaretiyle sus diyebilirdi. O da pot kırdığını anlayıp arkadaşını zora düşürdüğü için başını öne eğebilirdi.
Son olarak Karagöz yine lafı farklı şekilde anlar, Hacivat da ona her şeyi sabırla açıklamaya çalışırdı. Tabi aktar Karagöz hakkında olumsuz bir düşünceye kapılırdı. Çünkü o Karagöz'ün sözü yanlış anlama gibi bir özelliği olduğunu bilmiyor. Yaşananlar karşısında Hacivat şifalı ot aramak için kırlara gitmenin daha doğru olduğunu anlayıp belki de otları almazdı. Hemen oradan çıkar, aynı otları kırlardan toplayabilirdi.
Tags:
6. Sınıf