Bu yazımızda hiç kimse görmek istemeyen biri kadar kör olamaz ile ilgili kompozisyon konusunu kısaca anlatacağız.
Görmek istemek, tüm mesele budur. İnsan bir şeyi görmek istiyorsa altından girer, üstünden çıkar yani her türlü yöntemi kullanır, onu görmeye çabalar. Ancak görmek istemeyenin gözüne bile soksanız o bunu fark etmez. Çünkü görmek istememek körlük demektir. O da kör olmayı seçtiği için ne yapsanız da göremez.
İnsanın bir konuda istekli olması çok önemlidir. İstek, heves olmayınca ona ne yapsanız boştur. Bu yüzden önce birine bir şey öğretmek için ona öğrenme isteği kazandırılmalıdır. Çok beğendiğiniz bir manzarayı anlatırsınız, hatta yanınızda o kişiyi götürürsünüz, siz büyük bir keyifle heyecanla bu görüntüyü ondan görmesini beklersiniz. Ama o kişi görmek istemeyen biriyse işte o zaman tüm çabalarınız havada kalacaktır. Zira körlük onu karanlığa mahkum etmiştir. Mesela okulda derse ilgisiz öğrenciler olur. Hoca onların anlaması için hangi tekniği kullanırsa kullansın oralı bile olmazlar. İşte onlar da görmek istemeyen biri gibidir.
Kör olmayı kabullenen insanların öncelikle kalp gözünü açmak gerekir. Onlara gerçekten bakmanın ne demek olduğu öğretilmelidir. Zorla bir şey yaptırılmaz. İnsanın içinde, kendiliğinden bir istek olmalıdır. Bize düşen bunu açığa çıkarmak ve onu görmeye, öğrenmeye yeni bilgilere açık bir hale getirmektir.
Tags:
Kompozisyonlar