5 Duyu Organımız ile İlgili Hikaye Kısa

Bu bölümdeki örnek hikayeyi inceleyerek 5 duyu organımızla ilgili bir hikaye için kısaca fikir edinebilirsiniz. Kısa olarak tuttuğum bu hikayeye siz kendi düşüncenize göre ekleme yapıp başlık koyabilirsiniz.

Bugüne kadar aralarında herhangi bir sorun çıkmadan gül gibi geçinen duyu organları arasında çatlak sesler çıkmaya başladı. Kıskançlık krizine giren, kendisini diğerlerinden önemli gören dokunma duyusu artık sessiz kalmamayı seçti. Önceden böyle düşünceleri yoktu ama son zamanlarda tavırlarındaki kendini beğenmişlik çokça göze çarpıyordu. Arkadaşları ise onun bu halinden ister istemez etkileniyordu. Kendi aralarında bu sorunu konuşur olmuşlardı.

Bir gün beş duyu organı kendi arasında üstünlük mücadelesi vermek için tartışmaya girmişti. Dokunma duyusu öne atılarak ben sizden daha önemliyim diyordu. Çünkü neyin sıcak, neyin soğuk veya neyin zararlı olduğunu benden iyi kimse anlayamaz açıklamasında bulundu. O sırada koklama duyusu kıs kıs gülerek bak sen, ben olmasam hiçbir şeyin kokusunu alamazsınız. Nasıl bu kadar kendine güveniyorsun diye çıkıştı.

Tatma duyusu bir köşede sessizce oturuyordu ama onun da söyleyecekleri vardı: Hiç boşuna ümitlenmeyin benim olmadığım bir dünyanın ne tadı ne tuzu olur. Bunu hepiniz de gayet iyi biliyorsunuz. Bana ağzımı açtırmayın, dedi kızgınlıkla. İşitme duyusu ise olanları can kulağıyla dinliyordu. Bir müddet sustuktan sonra o da konuşmaya başladı. Ben yoksam kulaklarınız dış dünyaya sağır olur. Kimin ne dediğini anlayamazsınız. Zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışmanızın bir manası yoktur, dedi. Görme ise içlerinde en olgun duyu organı olarak hepsini sakin bir edayla dinledi. Artık herkes kendini ifade ettikten sonra sözü o aldı.

Şimdi arkadaşlar, kusura bakmayın ama görme olarak benim önemimi unutuyorsunuz. Hiç göremeyen biri hangi yöne gideceğini bilemez. Neyi tutup tutmaması gerektiğini fark edemez Ben de bir duyu organı olarak çok önemliyim. Ama size bir şey söylemek istiyorum. Hepimiz de beş duyu kardeşiz. Hepimizin de çok gerekli ve faydalı olduğumuz alanlar var. Tek başımıza sadece birimiz bir şey ifade etmeyiz. Bu tartışmanın hiçbirimize bir getirisi yok. O yüzden gelin birlik olalım, el birliğiyle kardeşçe geçinelim, dedi. Bu sözler karşısında diğerlerinin sesi çıkmadı. Kısa bir sessizlikten sonra ona hak verdiler. Bundan sonraki hayatlarında eskisi gibi kardeşçe geçinip gittiler.

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski