Bu bölümü tamamladığınızda yaka silkmek ile ilgili kompozisyon yazacak kadar fikir edinmiş olacaksınız.
Sürekli tekrar eden bir duruma maruz kalan bir insan bunun sonunda doğal olarak bıkkınlık gösterir. İşte bu bıkma, usanma durumu Türkçede yaka silkmek deyimi olarak kullanılır. En çok da birinden bıkmak, usanmak anlamında karşımıza çıkmaktadır.
Yanınızdaki kişinin rahatsız olduğunuz bir tavrı olabilir. Bu davranışı her zaman yaptığı için bir yerden sonra artık tıkanır kalırsınız. Hatta na bir daha böyle yapma diye bu rahatsızlığınızı dile getirirsiniz. Ancak hala o kişi istenmeyen davranışında ısrar ediyorsa artık burama kadar geldi, yeter diyerek yaka silkersiniz. Hepimiz günlük yaşantımız içinde bazı şeylerden usanırız. Çünkü her zaman her şey bizi memnun etmez. Birçok şey yaşarız, birçok duruma tanıklık ederiz. Hoşa gitmeyen davranışlar, bizi sinirlendiren şeylerle karşılaşırız. Bütün bunlar ilk başta çok ciddiye almasak da belli bir zaman sonra artık canımızı ciddi anlamda sıkmaya başlayacaktır. Bir sabır, iki sabır deriz, üçüncüye patlarız. Her insanın bir dayanma noktası vardır. Bu sınır geçildikten sonra sabır taşımız çatlar. O andan itibaren şikayetimizi açıkça söylemekten çekinmeyiz.
Kısacası yaşadığımız olaylar veya iletişim halinde olduğumuz kişilerle ilgili olarak canımızı sıkan, öfkelenmemize neden olan şeyler sıklaştığında bunlara karşı içimizde bir bıkkınlık oluşur. Bu bıkkınlık deyim şeklinde yaka silkmek olarak ifade edilir. Böyle bir şeyle karşılaştığımızda elimizden geliyorsa sakin kalmalı ve durumu düzeltmeye çalışmalıyız. Eğer hiçbir şey yapamıyorsak, uğraştığımız halde mesele düzelmiyorsa o zaman en doğrusu oradan uzaklaşmaktır.