Bu bölümü incelediğinizde cami ne kadar büyük olursa olsun imam bildiğini okur sözü ile ilgili kompozisyon yazacak şekilde fikir edinebilirsiniz.
Caminin kalabalık olması, her yaştan, her düşünceden insana ev sahipliği yapması oradaki uygulamayı değiştirmez. Camide söz sahibi imamdır. İmam ne yaparsa millet de ona uyar. Cami cemaatin toplandığı ibadet yeridir. İnsanlar oraya ibadet için toplanıyor. Caminin de yetkili kişisi imam olunca orada yapılacak bütün işler imamın kontrolündedir.
Bir yerde çok fazla insan olsa bile oranın bir karar vericisi vardır. Karar verme yetkisi olan kişi ne derse o olur. Her ortamın, her topluluğun bir lideri vardır. Lider olan kişi en baştadır. Lider topluluk karşısında yönetimi elinde bulunduran kişi olduğundan yapılacakları en iyi o bilir. Ardından kitleleri sürüklese de kendi bildiğini uygular. Bu topluluk da onun dediklerini yapacaktır. Belki bulunduğu ortamdakiler onun düşüncesine katılmaz, farklı görüşlere sahiptir ama son söz o meclisin başkanı olarak görülen karar verme yetkisi olan kişidedir.
Kalabalık olan bir ortamda insanlar olması gerekenlerle ilgili görüş ve önerilerini belirtebilir ama bunlar söz sahibinin kendi bildiğini okumasına etki etmez. Söz sahibi kendi açısından ne yapacağına zaten karar vermiştir. Yapılacakları kafasına koymuştur. Bu yüzden ne kadar insan üzerinde nüfuzu olsa da kendi bildiğinden şaşmayacaktır.
Kısaca belirtmek gerekirse her topluluğu yöneten bir yetkili vardır. İşler bu yetkilinin verdiği talimatlar doğrultusunda yapılır. Topluluğu oluşturan kalabalık da o yetkiliye bağlıdır. Kalabalık grup ne kadar büyük olursa olsun, bunun pek bir önemi yok. Sonuçta herkes yetkilinin ağzından çıkan söze uymakla yükümlüdür. Yetkiyi elinde bulunduran kişi çevresinde bu kadar büyük bir kalabalığın olmasına bakmaz, onların farklı fikirlerinden etkilenmez, yine kendi bildiğini yapar.